23 Ağustos 2007 Perşembe

Zihin Kuraklığı

Anlaşılan olmayacak! Başka şeyler, biraz keyifli şeyler yazayım diyorum ama mümkün değil. Tatile giderken de suydu, kuraklıktı bundan bahsederek, tatsız tatsız tatile çıkmıştım, döndüm konu hala bıraktığım noktada. Ankara bu arada öyle bir noktaya geldi ki, hastaneler hasta kabul edemez, mevcut hastalardan durumu ağır olmayanlar taburcu edilir hale geldi. Fakat şehre su getirmekle, hizmet etmekle yükümlü adamlar hala orayı burayı suçluyorlar sanki 13 yıldır görev başında olanlar kendileri değilmiş gibi!

Durumun bu derecede ağırlaşacağı ASKİ, DSİ hatta bir özel şirket tarafından hazırlanan değişik raporlarda Mehlih Gökçek'e sunulmasına rağmen, paşam bu uyarıları hiiiç dikkate almadığı gibi; kendisine bağlı fen işleri vs gibi kurumların paralarını da alarak yol, üst geçit falan yaptı. Yine uyarılmasına kendisine "oraya buraya çim ekmeyin, çim çok su ister" denmesine rağmen; "Ben çalı çırpı sevmem" diyerek Ankara'nın her yerine çim ekti. En son 1 hafta önce hala gece tankerle refüj çimleri sulanıyordu...

Neyse bütün bunları zaten gazetelerden okudunuz, okuyorsunuz tekrar etmek anlamsız. Önemli olan bunlara karşı ne yapıldığı. Bir arap büyükelçisinden "Hocam biz çöl ortasında yaşıyoruz, bizde bile sular böyle kesilmez" lafını işetme noktasına geldikten sonra insanda biraz utanma olur, bir şeyler yapar değil mi? Değilmiş demek ki. Melih Gökçek önce Allah'ın takdiri dedi, sonra kendisi hariç herkesi suçladı, herkesi yağmur duğasına çağırdı vs. Olmadı, hala yağmur yok. Gerçi adına meteoroloji denilen bir bilim dalı var o "birkaç ay daha böyle gidecek" dedi ama bakalım, belki yeterince yağmur duası edersek durumlar değişir! :)

Son bomba da AKP İdare Amiri Hüsrev Kutlu'dan geldi: Kuraklığın sebebi Ahmet Necdet Sezer! Bakalım ne demiş zat:
Ankara'nın bu yıl susuzluktan yanıp kavrulmasına AKP İdare Amiri Hüsrev Kutlu'dan ilginç yorum geldi: "Sebebi Ahmet Necdet Sezer"

Kutlu'ya göre Ankara'ya yağmur yağmamasının sebebi Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer. Parlamentoda bir grup gazeteci ile sohbet eden Kutlu, "Bence yağmur Ankara'da görev süresi bitip de hâlâ bu görevde oturan bir kişi olduğu için yağmıyor. Bunun böyle olup olmadığını tabii zaman gösterecek. Görev süresi bittikten sonra bakacağız" dedi.
İşte zihin kuraklığı dediğim bu. Bu insanların zihni o kadar kurak ki; böyle bir zihinden sorun çözücü veya olumlu bir şey çıkması mümkün değil. Geçenlerde sabah kahvaltısında babam "Ezkaza CHP - MHP ikilisi çoğunluğu elde etmiş olsa AKP bizim duymayacağımız, görmeyeceğimiz ufak yerlerde 'Bunlar geldi kuraklık oldu, uğursuz bunlar' diye propaganda yaparlar." demişti. Espri yapar gibi gelmişti, ciddiymiş. Kurak zihinlerden uzak olmanız dileğiyle...

Ek: Haber için: http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=128786

Not: İstedim ki post'a bir tane Melih fotoğrafı koyayım. Yapamadım, görmeye bile katlanamıyorum...